Yayın
Yönetmeni'nden
12 Eylül Darbesi'nin 21. yılında, darbenin getirdiklerini- götürdüklerini irdelemeye hazırlanıyorduk.
TBMM 12 Eylül Anayasası'nın 37 maddesini değiştirmek için 17 Eylül'de olağanüstü toplanıyor. Ama ne yazık ki bu değişiklik toplumdan gelen demokratikleşme istekleriyle değil de AB'ye girmek için ön koşul olarak dayatıldığından yapılmak isteniyor. 12 Eylül Anayasası'nın temel felsefesine dokunulmuyor.
Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları için yaşamsal önem taşıyan anayasa konusunu işleyecektik. Ancak onuncu sayımız (11 Eylül 2001) yayına girdikten yarım saat sonra ABD'deki olaylar patladı. Bir haftadır tüm TV'ler neredeyse 24 saat bu olaylardan söz ediyor, gazetelerin sayfalarının yüzde sekseni ABD'den resimler, haberler, yorumlarla dolu.
Dünya, tarihinin en korkunç şiddetini yaşadı, gördü,seyretti.
ABD iki yüz elli yıldır, kendi içinde ve dünyanın hemen her yerinde uyguladığı şiddetin karşılığını bu korkunç saldırıyla aldı.
Dileğimiz şiddetin şiddet doğurduğunu (ister bireysel, ister örgütsel, ister ideolojik, ister devlet eliyle) artık tüm dünyada kabul görmesi. Ve yeniden-şu veya bu nedenle şiddete başvurulmamasıdır.
Bu sayımızda ABD olaylarıyla ilgili gazetelerden bazı alıntılar seçtik.
Başvuru kaynaklarımıza geçen sayıdan itibaren 1921, 1924, 1961, 1982 Anayasalarını tam metin olarak koymuştuk.
Onuncu sayımızda ana sayfamızda yaptığımız değişiklik genel kabul gördüğü için bundan sonra sürdüreceğiz.
*
Gazetelerden öğrendiğimize göre
Adana - İncirlik Hava Üssü'nde çalışan Türk işçilerini 11
Eylül'den sonra ABD'liler güvenlik (!) gerekçesiyle üsse
sokmuyorlarmış.
Mehmet Ali AYBAR, 1965'de TBMM kürsüsünde
"35 milyon metrekare vatan toprağı Amerikan işgali altındadır."
dediği zaman büyük gürültü kopmuştu. Evet, işgal altındaki
vatan topraklarından biri de İncirlik Hava Üssü'dür. Amerikalı
ların burada neler yaptıkları T.C. devletinin bilgisi dışındadır.
İsterlerse buradan casus uçakları yollayıp, dünyayı savaşın
eşiğine getirebilirler. Nitekim tarihte Küba Krizi denilen olay
İncirlikte başlamıştı.
Şimdi de Amerikalılar işgal
ettikleri vatan topraklarına T.C. yurttaşı işçileri
sokmuyorlar. Bu onur kırıcı davranış karşısında işçilerin
üyesi olduğu Harp-İş sendikası'ndan çıt çıkmıyor. Türk-İş'den
ses yok, DİSK'ten ses yok.
İncirlik Hava İşçileri
Sendikası'nın unutulmaz başkanlarından Cenan BIÇAKÇI'nın
kemikleri sızlıyordur.
Bu onur kırıcı davranışı İnadına
çalışanları protesto eder.
|