|
|
Buğdayın Maliyeti ne,
Fiyatı ne? |
 |
Abdullah AYSU
Son yıllarda çiftçiler topraktan istedikleri verimi alamamaktadırlar. Bir yandan havaların kurak gitmesi diğer yandan IMF'nin dayatması çiftçilerimizi borçlu kılarak üretemez duruma getirmiştir.
Bu yıl arazilerin yüzde 20'sinde güzlük ekim, yüzde 40'nda baharlık ekim ve yeşil bitki ekimi yapılmıştır. Geri kalan yüzde 40'ında ekim yapılamamıştır.
Çiftçiler, 300 dolara gübre,350 bin liraya arpa tohumu,500 bin liraya buğday tohumu alarak arazisini ekmiştir. Diğer üretim girdisi olan mazot ve ilacın fiyatı neredeyse günlük zam yediği için kaç lira olduğunu yazamıyorum.
Çukurova'da buğday hasadına başlandı. Diğer bölgelerimizde çiftçilerimiz Temmuz ayında arpa ve buğday hasadına başlayacak ama hala buğday ve arpa alım fiyatları belli değil.
Hükümet,IMF politikalarını uygulayarak bu yıl da buğday fiyatlarını zamanında açıklamazken Ziraat Odaları,Ziraat Mühendisleri Odası,Çiftçi Birliklerince yapılan hesaplamalara göre buğdayın maliyeti 290 bin TL/kg. olduğu açıklanmaktadır.
Buğday fiyatını açıklamayan,Toprak Mahsuller Ofisi'nin (TMO) alımının da sadece 2.5 milyon tonla sınırlandıran hükümet, faturayı yine Türkiye çiftçisine çıkaracağa benziyor.
Geçen yıl TMO'nun sınırlı alımı nedeniyle çaresiz bırakılan çiftçinin bu yılda elindeki buğdayını geçen yılda olduğu gibi maliyetlerin altında çıkarmak tehlikesi ile karşı karşıyadır. Buğday çiftçinin elindeyken ucuz,çıktıktan sonra pahalı olmuştu. Aynı sorunların oluşmaması için geçen yıl yaşanan olaylar dikkate alınmalı ve fiyatlar bir an önce açıklanmalı.
57.Hükümet iktidara gelir gelmez kökü dışarıda,IMF dayatmaları (uluslar arası tarım şirketleri ve yabancı ülke çiftçilerinin çıkarına) doğrultusunda hazırladığı 3 yıllık "istikrar programı" diğer tarımsal ürünleri üretenler ile birlikte buğday üreticilerini de yok edecek nityeliktedir.
TMO ve Buğday ile ilgili IMF niyet mektuplarında: "...2000'de hububat destekleme fiyatları ton başına 150 dolardan aşağı düşmemek koşulu ile dünya (Chicago borsası) fiyatlarını en çok yüzde 35 oranında aşabilecektir. TMO tarafından alınan hububat alım miktarı düşürülecek ve TMO'nun yüksek miktarlı stok tutmasından kaynaklanan zararları ortadan kaldırılacak..." sözleri yazılı olarak verildi. Bu yazılı sözün gereği olarak da buğday fiyatları iyice düşürüldü. TMO'nun piyasadaki dengeleme, regüle etme fonksiyonunu iyice zayıflatıldı. TMO zayıflatılmakla kalınmayacak, en kısa sürede tasfiye edilecek. Piyasa,borsalara ve tüccarlara terk edilecek. Böylece,halkın temel gıdası ülke için stratejik öneme sahip olan buğday üreticisi ve tüketiciler; tüccara ezdirilecek.
Şöyle ki;
Geçen yıl TMO'nun alımları 2.5 milyon tonla sınırlanmış,kalan 15 milyon ton buğday,tüccarlar tarafından,üreticinin elinden oldukça ucuza satın alınmıştı. Üreticinin buğdayı 150 bin liraya tüccar tarafından alındıktan sonra tüccar buğday fiyatını 320 bin liraya yükseltti. Hububat fiyatlarında yaşanan zam dalgasının ardından TMO piyasanın ihtiyacını sağlayamadı. Başka bir deyişle TMO'nun elindeki hububat miktarı piyasayı regüle etmeye yetmemiş un sanayi ve makarna sanayi buğday sıkıntısından dolayı yüzde 40'a varan
fiyat artışları yapmışlardı. Bu da tüketiciyi olumsuz etkilemişti. Fiyatların artırılmasının yanında bazı ekmek fabrikaları üretimi kıstı. Hükümet bu duruma karşı hükümet buğday ithalini serbestleştirdi,kolaylıklar getirdi. Bazı çevrelerce ithalatın doğal sonucu olarak yaşanan döviz çıkışının ülke ekonomisini olumsuz etkilediği tartışıldı,duruldu. Kimse IMF'nin dayatma politikalarını uygulayan hükümet sayesinde hububat konusunda Amerika,AB ülkelerinin pazarı olduğumuzu, bizim tüketicilerimiz ve üreticiler lehine belirlemediğimiz fiyatları bundan böyle IMF ve Dünya Bankası'nın patronları olan ülkelerin belirleyeceğini tartışmadı. Görmedi ya da görmek istemedi. Köylü mü boş ver gitsin o zaten hep ağlar denilerek geçildi. Üzerinden atlandı.
Dünya borsası fiyatları üretici için tam bir aldatmaca...
Dünya buğday piyasalarında iki ayrı fiyat uygulanmaktadır.
1-Borsa fiyatlarının uygulandığı fiyat: Ton başına 100-150 dolar arasında değişen bu fiyat, IMF ve Dünya Bankası tarafından azgelişmiş ülkelere dayatılan fiyattır. Genel olarak maliyetleri karşılayamayacak bir fiyattır.
2-Üreticilerin eline geçen fiyat: Bu güne kadar, borsadaki fiyatlar ne kadar düşerse düşsün, gelişmiş ülkelerdeki üreticilerin cebine giren para hiç değişmeyen fiyattır. Gelişmiş ülkeler kendi buğday üreticilerine, buğdayın cinsine göre 260-350 dolar üzerinde ödeme yapmaktadırlar. Borsa fiyatı ile çiftçiye verilen fiyat arasındaki oluşan fark gelişmiş ülkelerde devletçe karşılanmaktadır.
IMF ve Dünya Bankası azgelişmiş ülkelerin tarımsal ürün ithalatında korumacılıktan vazgeçmelerini ve ürün borsa fiyatlarını uygulamalarını ile tarımsal destekleri kaldırmalarını istemektedirler.
IMF ve Dünya Bankası'nın baş patronu, ABD önümüzdeki on yıl içinde ABD'li üreticilere tam 180 milyar dolar yaklaşık 250 katrilyon lira tarımda sübvansiyon için para aktarılması kararını aldı. Bu da ABD'li üreticilerin en azından on yıl daha borsa fiyatları dışında yüksek bir bedel alacağı anlamına gelmektedir.
AB ise, zaten bütçesinin yüzde 50'sini tarıma destek için ayırıyordu. AB, bütçeden ayrılan bu paradan yüzde 25 kısıntıya gitmeyi düşündüğü bir dönemde ABD'nin bu 10 yıllık tarımı destekleme politikası sonrasında tarıma desteklerde kısıntıya gitmeme kararı almak için görüşmelere başladı. Aynı ülkeler patronu oldukları IMF ve DB aracılığıyla tarımda bizi pazar yapacak olan; tarımsal KİT'leri özelleştirdiler,tarımda destekleri ve sübvansiyonları kaldırttılar,tarımsal kredi faizlerini yükselttirdiler.
Birde çiftçilerimizi ticari ürün borsalarınca belirlenen fiyat üzerinden ürünlerini satmalarını istemek, çiftçileri üretimi sürdüremez bir noktaya itmek olacaktır.
|
|
|