Emekçilerin 
Kurtuluşu
Kendi
Eserleri
Olacaktır.

                 
K. MARKS

 


Yayın Yönetmeni'nden                                

Demokrasi zor zanaattir.Demokrat olmak ondan da zordur. Kendi kendine Demokrat diyen, birçokları, demokrasiyi aklına esenin aklına estiği gibi davrandığı bir düzen diye tanımlar.Demokrasilerde, demokrasiyi yıkıp yerine despotik bir düzen kurmak için faaliyette bulunma özgürlüğünün bulunduğunu savunurlar.Demokrasinin kendini savunma hakkını kabullenmezler.

 Ben PKK’yı hiçbir zaman desteklemedim.Kürt aydınlarının, özellikle 1970’li yıllardan başlayan çok önemli siyasi yanlışları olduğunu hem birçok kez yazdım, hem de toplantılarda söyledim.HADEP’ i de Kürt yurttaşlarımızın daha önce kurdukları ama kapatılan partileri de, tüm ezilen, horlanan emekçileri kapsamadığı için eleştirdim.

 Dinin siyasete alet edilmesinin ortaçağda kalması gerektiğini düşünürüm.Laiklik ilkesinin devletin temel taşı olduğunu her zaman her yerde savunurum.Türkiye’de siyasi İslam diye ortaya çıkanların Cumhuriyeti yıkmayı hedeflediklerini bilirim.

 Laik,demokratik, sosyal bir hukuk devletinden yanayım.Ama ayran budalası gibi Demokrasi budalası da değilim.Yani Demokrasinin kendini koruması gerektiğini, bunun için de önlemler almasının hakkı olduğunu savunurum.

 HADEP ve AKP’ ye Başbakan Ecevit,tarafından yapılan rejim için tehlikelidir suçlamasını haksız ve yetki gaspı olarak görüyorum.Bu konuda Başbakanı destekleyen herkesi de, en azından, demokrat olmamakla suçluyorum.

 Ecevit bu tip suçlamaları her zaman yapan biridir.1966 yılında Kars’ın Posof ilçesinde “bizim solculuğumuz buraya kadardır,TİP’ in solculuğu (sınır göstererek) oradadır” demişti de Aybar’ dan ağzının payını almıştı.

 Geçen gün, televizyon kanallarının birinde Kapalı Kapılar Ardında adlı programı izledim.Türkiye’nin üç büyük gazetesinden üç önemli gazeteci güncel olayları yorumluyorlardı.Konularından biri de Başbakanın AKP ve HADEP rejim için tehlikelidir,seçimlerde TBMM’ ne girmeleri hatta AKP’ in birinci parti olma olasılığı vardır, bu nedenle de 3 Kasım 2002’ de seçim yapılmamalıdır iddiasıydı.

 Ben, bu üç büyük gazetenin, üç önemli gazetecisinin, bir siyasi parti başkanının rakipleri diğer siyasi partileri karalamak için söylediği gayri ciddi iddialardır, üzerinde durmaya değmez demelerini beklerken her üçü de Başbakanı onaylayarak konuyu irdelemeye başladılar.

Dondum kaldım.

 Hem çalıştığın gazete demokrasiden yana olacak hem de sen hergün köşende demokrasi dersleri vereceksin.Ve Türkiye’ deki Anayasal rejimi bilmeyeceksin olur mu?

 Bu üç gazete demokrasiden, hukuk devletinden yanadır ve o üç gazeteci de o üç gazetede her gün demokrasi ve hukuk devleti üzerine ahkam keserler…

 Adı  geçen partiler, Anayasa ve yasalara uygun olarak kurulmuş ve çalışan siyasi partilerdir.

 Türkiye’deki hukuk sistemine göre, siyasi partileri Yargı erki denetler ve haklarında işlem yapar.Ve hatta kapatır.

 Yani, bir siyasi partinin rejim için tehlike olup olmadığına YARGI karar verir.

 Yargı denetimi son derece önemli olmakla birlikte, asıl güvence demokrasiden yana güçlerin rejim için tehlike olabilecek akımları ve örgütlenmeleri demokratik yoldan engellemeleridir.Burada en önemli görev de siyasi partilere düşer.

 Ecevit’in, tüm nazik görüntüsüne rağmen ne kadar dediğim dedik bir kişiliğe sahip olduğu evvel eski bilinir, bir de ne kadar iktidar hırsı içinde olduğu...

Sen iktidara gelmek, Başbakan olmak için rejim için tehlike’ yi ortak alır, Başbakan yardımcılığı koltuğunu ona kendi elinle verirsen demokrat değil Başbakanlık hırsı olan birisindir.

 Bu kez de Laik, Demokratik,Hukuk Devletini korumak için değil kendi kişisel ikbalini korumak için hareket etmektesindir.

 Başbakanı anlamak kolay da üç gazeteciyi anlamak zor.O programda gazetecilerden biri sen üç yıldır Başbakansın, alsaydın ya tedbirini, dedi, diğer ikisi de onayladı.Ne yapacaktı Başbakan ? Rejim için tehlike dediğine göre üstlerine kolluk kuvveti yollayacaktı. Öyle mi?

 Polis de, daha önce olduğu gibi meclisin kapısından milletvekillerini ittire kaktıra toplar içeri tıkardı,böylece rejim tehlikeden kurtulurdu…Öylemi? 

 Ey üç büyük gazete ve ey üç önemli gazeteci demokrasi zor zenaattır, bilesiniz.

 
sayfa başına dön