Yayın Yönetmeni'nden
Amerika'nın Irak'a saldıracağı gün yaklaştıkça her şey
netleşmeye başladı. Daha önce konuya sessiz kalan medya gülleri
ve politikacılar konuşmaya ve savaştan yana tavır almaya
başladılar. Yurtseverler, barışseverler, demokratik kuruluşlar
ve emekçi halk da savaşa karşı sesini yükseltmeye başladı. Türkiye'nin
her yerinde irili ufaklı, kapalı salon, kahve toplantısı ya da açık
hava toplantıları şeklinde savaş karşıtı eylemler yapılıyor.
Adet olduğu üzere "devletin güvenlik güçleri" savaş
karşıtı toplantılarda hazırlar. Kalkanlarıyla, coplarıyla,
yolları kesmeleriyle terör estirmeye devam ediyorlar. Bu
güne kadar şu zaman ya da bu zaman tek başına ya da koalisyon şeklinde
iktidarda boy göstermiş olan tüm partilerin liderleri başta
ANAP lideri Mesut Yılmaz olmak üzere Çiller'iyle, Bahçeli'siyle
hepsi açık açık savaştan yanalar. Başbakan
Ecevit ise güya savaş istemiyor, bir savaşta gençlerimizin
binlercesinin öleceğini söyleyip üzülüyor ama mitingde konuşması
halk tarafından "kahrolsun Amerika" diye kesilince büyük
bir telaşa kapılıp "hayır hayır, Amerika bizim dostumuz, müttefikimiz.
Böyle söylemeyin" diye aslında kimden yana olduğunu net bir
biçimde ortaya koyuyor. Ve Ecevitin Kars mitingi binlerce Karslının
Savaşa Hayır çığlıklarıyla sona eriyor. İstanbul'da
doktorlar, avukatlar ve ÖDP ABD ile İngiltere Başkonsolosluklarının
arasındaki meydanda savaşa hayır toplantıları yapıyorlar. Türkiye'de
saflar belirlenirken çok ilginç stratejik senaryo rivayetleri
dolanıyor. ABD'nin Kuzey Irak'da Kürtleri devlet kurma
konusunda kışkırtıp, Türkiye'nin Kürt devletine karşı
Kuzey Irak'ı işgal etmesini sağlayarak böylece Amerikanın
Irak'a saldırısını Türkiye'nin Kürdistan'a saldırısı şeklinde
başlatmayı ve ondan sonra Türkiye ile el ele Bağdat'a doğru
yürümeyi planladığı ileri sürülüyor. Doğrusu bu iddia pek
de yabana atılır gibi değil. Bizim "devlet adamlarımız
(!)" koro halinde Kürtlerin devlet kurmasına karşıyız diye
çığlık atmıyorlar mı. Bir
başka senaryo da savaş bahane edilip seçimin erteleneceği, 57. hükümetin
savaşı yönetip ardından AB'ye girme işini bitireceği şeklinde. Senaryoların
hepsi emekçi halkın başına çorap örme işi. Her zamanki gibi
ABD'nin Irak saldırısından en çok zarar görecek olan emekçi
halkımız.
|