Güzel
Günlerin Şairi: Melih Cevdet Anday
Ahmet
ÖZTÜRK
Bir
gözü açık öbür gözü kapalı, bir kulağı tv'deki seste, öbürü
sessizliği
bekler
biçimde dinlediğim sabah haberlerinden aldım kötü haberi.
Spiker
duygudan
arınmış mekanik bir ses tonuyla verdiği haberde, Melih Cevdet
Anday'ın
öldüğünü anlatıyordu...
Orhan
Veli'nin "Oktay Rifat'la birlikte en yakın dostum" dediği
"sana bu
gece
tüm sarhoşların selamı var" dizesinde coşkuyla selamladığı,
Türk
dilinin
ulu çınarı, devrilip gitmişti spikerin verdiği habere göre...
"Ben
güzel günlerin şairiyim
Saadetten
alıyorum ilhamımı
Kızlara
çeyizlerinden bahsediyorum
Mahpuslara
affı umumiden...
Çocuklara
müjdeler veriyorum
Babası
cephede kalan çocuklara...
Fakat
güç oluyor bu işler
Güç
oluyor yalan söylemek..." diyordu bir şiirinde.
Kimbilir
sonsuzluğun bir köşesinde bir yerde, "en iyisi yalansız yaşamak"
diyen
Can Yücel'le buluşup birlikte parlattıkları birer kadehin ardından
"yuf
çekiyorlardır" dünyayı yalanlarla perdeleyenlere...
O;
"dünyada geçirmişti çocukluğunu." Tüm şikayeti
"insanlardan eşya
yapılmasındandı".
İnsanların eşya yapılmadığı bir dünya için üretti, üretti
ve
sırası gelince çekip gitti, sessizce...
Aşk
dolu, insan dolu, hayat dolu, sevgi dolu şiirler bıraktı geriye,
"bir
öğrenegelelim
aşkı da" rahatımız kaçsın diye.
Şiirlerin,
sözcüklerin, imgelerin, çiçeklerin başı sağolsun.
"Bayılırım
şu düzenli dünyaya
Altta
ölüler
Üstte
diriler
Gel
keyfim gel!"
|