Emekçilerin 
Kurtuluşu
Kendi
Eserleri
Olacaktır.

                 K.MARKS

 


  
Apaçık

Erol TOY

Siirtli Hüküm Senin

 Devlet düğümü çözdü.

Anayasa kişiye özgü değiştirildi.

Sayın Cumhurbaşkanı önce hukukun üstünlüğüne ilişkin gerçek bir Anayasacının gerekçeleriyle değişikliği veto etti.

Haklıydı !..

Hukuk devletinde, icmâ yasayı yoksayamaz.

Oyu... Gücü... İç-dış desteği ne olursa olsun, hiçbir kişi... Aile... Zümre ve sınıfa yasalar karşısında ayrıcalık tanınamazdı.

TBMM diretti.

Genel kurul "herşeye egemendi."

Yeterli oyu bulursa, tek kişiye ayrıcalık tanırdı.

Değişikliğin virgülüne dokunmadan bir kez daha oyladı.

TBMM'ne aferin !..

Egemenlik hakkına sahip çıktı.

AKP'ne aferin !..

Başkanına sahip çıktı.

CHP'ne aferin !..

Meclis üstünlüğüne sahip çıkıyor gibi, Siirt oylarına talip çıktı.

Sayın Cumhurbaşkanı tökezledi.

Yeminiyle, gerekçesine sahip çıkar... Halkoyuna başvurabilirdi.

Türkiye halkı, egemenliğin kayıtsız koşulsuz, asıl sahibidir.

Sandıl başına gider... Ya kimseye ayrıcalık tanınamayacağını belirler... Cumhuriyet'in temel kurallarına en çok da oyuyla hizmete koştuklarının uymasını sağlardı.

Ya dilediği kişiye, dilediği ayrıcalığı verir... İstencini kuşku ve kaygıya yer bırakmadan demokratik hukuk kuralı haline getirirdi.

Elbette her toplumsal olayın sonucu dramatiktir.

Üst ya da ast... Cumhuriyetin başı ya da sade yurttaşı herkesin ödevi de o dramatik sonuca katlanmak olurdu.

Yazık !..

Türkiye emekçi halkının kayıtsız koşulsuz egemenliğini, üç ay arayla perçinleyecek... Ve bir daha hiçbir kimse... Kurum... Ya da güç odağının, hiçbir oyun... Hiçbir yalan... Hiçbir cebir ya da hileyle onun istenci dışında davranamayacağını ilân fırsatı heba oldu. 

Anayasacıların,"kayda geçme" fetvasına göre kendilerince haklı gerekçesi vardır.Bence sayın Cumhurbaşkanı,hayatını adadığı hukukla birkaç yıl sonra bırakacağı koltuk arasına sıkışınca, kolayı seçti.

Anayasa değişikliğini veto ederken ileri sürdüğü geniş kapsamlı hukuk gerekçelerini, dar kapsamlı usûl kurallarına fedâ etti.

Önüne aynen gelen Anayasa değişikliğini onayladı.

İnadına'nın geçenlerde çimdiklediği "işbilirlik," eski köye yeni âdetle sayın Recep Tayyip Erdoğan'a seçilebilirse Siirt'ten milletvekili... Meclis içinden başbakan olmasını sağladı !..

Ve Devlet böylece, hukukun üstünlüğü yükünü üstünden attı.

Bütün Türkiye'ye vekil eyleyip Siirt'in sırtına yükleyiverdi.

Ey Siirt'in milleti !..

Duyduk, duymadık deme !..

Artık derin mi, kerîm mi hangisiyse devlet ne etti, etti... İki ay önceki seçimini battal... Birkaç yüz kişiyi kandırdı diye has evlâdın Fadıl Akgündüz'ün vekilliğini iptâl edip hapse koydu... 70 milyonu kandırması olası damadını burnuna dayadı.

Eğer sayın Recep Tayyip Erdoğan, Hitit'in Botan'ı... Kalde'nin Keert'i... Bizans'ın Seert'i... Arap... Selçuklu ve Osmanlı'nın Saert'i... Cumhuriyet'in Siirt'i olalı görmediğin bu zûlmü sindirir... Kendine uygun zamanda yapılacak seçimde adaylığa cesaret ederse. Bütün Türkiye'nin emekçi halkı adına söz de...  Hüküm de... İnfaz da senin.

Yetkini ya haklı ve hakkın olan için kullanacaksın.

Yâni YSK'nın âdeta altın tepside sunduğu seçilme güvencesini paramparça edecek... Sayın Recep Tayyip Erdoğan yerine, yeniden aday olacak üç bağımsız evlâdını vekilliğine atayacaksın.

Ya Başbakan çıkarma hevesiyle hukukun ve elbette iki... Üç... Beş ay önceki oyunun  üstünlüğünü unutacaksın.

Demokrasi tarihimizin bir belgesi ders olarak önünde. 

Unutmamışsındır !..

DP, Meclisteki büyük çoğunluğuyla, Osman Bölükbaşı'nın MP'sine oy verdi diye Kırşehir'i ilçe yapmıştı.

Yeni seçim yaklaşırken, yeniden il yaptı.

Ve Kırşehir, hiç gözünü kırpmadan yine Bölükbaşı'nı seçti.

Şimdilik gözümde, Siirt milleti de Kırşehir milleti kadar cesur... Hak ve hukuka sahip... Zûlmün diyetine hazır...

Ve Türkiye adına herkese ders verecek nitelikte.

Ama 9 Şubatta mı olur, 9 Mart ya da sayın Erdoğan'a uysun diye daha erken veya geç mi, seçim günü akşamına kadar bu böyle.

O akşam Meclis'in... Yâni ülkeye hizmet için seçtiklerinin... Kişi hizmetine koşulan zûlmüne katlanırsan, Kırşehir tek.

Hiçbir rüşvet ve kaygıya kapılmadan gerçek istencini dayatır... Adaylık hakkı olan üç bağımsızı seçersen, bütün Türkiye'sin.

Hem de 3 Kasım'da yüzde 10 barajı nedeniyle Meclis'te temsil edilemeyen yüzde 58'lik bir Türkiye.

Bu sözleri aklının bir köşesine not et.

Sayın Cumhurbaşkanı'nın yapamadığını yapmak, kaç yılda bir, kaç ile nasibolur, iyi düşün.

Oy da, hüküm de, infaz da elinde.

Şimdiden kolaylıklar dilerim.

 

 
sayfa başına dön