|
|
Yayın Yönetmeni'nden
Geçen haftaki yayın yönetmeni yazısı
okurların ilgisini çekmiş.Epey e-posta aldım.Herhalde genç
arkadaşlar.Zira en çok sorulan soru "Başbakanın bile
bilmediği İkili Anlaşmaları TİP/Aybar nasıl biliyordu?
Evet, bir zamanlar(Özellikle de 1963-1969 arası)Türkiye' de TİP
adında bir parti ve Mehmet Ali Aybar diye bir sosyalist lider vardı.Memleketin
tüm sorunlarını bilirlerdi.Ve de çözüm yollarını.Nasıl mı?Her
şeyden önce yerliydiler, ayakları bu memleketin toprağına basıyordu.Şabloncu,
kopyacı, raporcu değillerdi.Partinin kurucuları işçilerdi.Sahipleri
işçisiyle, köylüsüyle, dar gelirlisiyle emekçi halktı.
Sosyalist aydınlarla emekçiler,Türkiye sosyalizmini A'dan Z'ye
kendileri yazmak ve kurmak konusunda kararlıydılar.Türk' ü, Kürt'
ü, Laz' ı Çerkez' i tüm emekçiler hep bir arada komprador
burjuvazinin, ağaların,şıhların karşısında TİP' te birleşmişlerdi.
TİP, kıskançlıkla bağımsızlıkçıydı.Genel Başkan Aybar Türkiye
ile ABD arasında 1947' de imzalanan ilk ikili anlaşmaya karşı çıkan
ilk Türk aydınıydı.Bağımsızlık mücadelesini aralıksız sürdürmüş
olan bir sosyalistti.Türkiye İşçi Partisi Programı, Tüzüğü
ve özellikle de yaptığı çalışmalar,ürettiği politikalarla
halkın güvenini kazanmış bir partiydi.Günümüzdeki
"sol" partiler gibi marjinal parti değildi.Türkiye' nin
politik gündemini saptayan bir partiydi.Geçen hafta anlattığım
Demirel' in anılarından bir bölümü de şöyle: "...Türkiye'
nin politik gündemi TİP' in elindeydi.Arkadaşları topladım(AP'
nin MYK' nı kastediyor) TİP' in elinden politik gündemi ne yapıp
ne edip alın.Talimatını verdim..."
Düşmanlarını bu kadar telaşlandıran siyasi parti elbette emekçi
halk tarafından büyük kabul görüyordu.Bu durum küçük
burjuvaları, bürokratları da etkiliyordu.Ve partiye belge,bilgi
akıyordu.
Genç okurlarımın günümüze bakıp TİP ve Aybar hakkında yazılanlara
şaşırmaları doğal.Oysa,asıl doğal olmayan bugün kendi
kendilerine "sol" parti adını takan partiler.Aslında
bunlar "sol" da değiller,"parti" de değiller.Zaten
kendileri de kedilerini tarif ederken "parti olmayan
parti" diyorlar.Bu tanımlamadan da anlaşılacağı
gibi,memleketle,memleketin dertleriyle,emekçi halkla hemen hiçbir
alakaları yok.Onlar, Avrupa' da ya da Amerika' da örneklerini gördüğümüz
"Thing-Tang" kuruluşları gibi bir şeyler.Yani küçük
burjuva aydınların kendilerini tatmine yarayan kuruluşlar.
Peki, Türkiye İşçi Partisi gibi bir partiye Türkiye' nin bugün
ihtiyacı yok mu? Olmaz olur mu.Var tabii.Bu parti geçmişte olduğu
gibi işçiler emekçiler tarafından kurulmalı,programı Marksizm'
in bilimsel verilerini temel alarak günümüz Türkiye' sinin
ihtiyaçlarının çözümünü yazmalıdır.Hiçbir şablona hiçbir
modele bağlanmadan bu memleketin gerçeklerine dayanan politika üretmelidir.
Ben, böyle bir partinin er geç kurulacağına inanıyorum.Çünkü
tarih böyle söylüyor.
|
|
|