|
|
BİR
GARİP SAVAŞA SÜRÜKLENİRKEN
Ergin
YILDIZOĞLU
Bush
yönetimine göre Saddam dünya barışına bir tehdit oluşturuyor.
Ama aynı Bush yönetimi; Saddam'ı devirmek, Batı ittifakının,
Avrupa Birliği, BM ve hatta NATO gibi en temel örgütlerini yıkmayı,
uluslararası sistemi, 19. yüzyılın başına, güçler dengesi
ortamına döndürmeye de hazır. Bu yüzümüze sırıtan
garipliklerden yalnızca biri. İşte bir gariplik daha: Bir
taraftan, ABD Savunma Bakanı Rumsfeld
,
Irak savaşının en fazla birkaç hafta içinde sonuçlanacağını
iddia ediyor. Diğer taraftan, Birleşmiş Milletler'in basına sızan
savaş sonrası duruma ilişkin gizli raporu 600.000 ila 900.000 göçmen
olasılığından söz ediyor (www.casi.org.uk/info/undocs/war021210.html). Birkaç haftada
bitecek yoğunlaştırılmış bir savaş nasıl bu kadar çok göçmen
üretebilir?
Guernica
The
New York Times 'a göre, ABD savaşın ilk gününde binlerce uçakla
havadan saldırarak Irak'ı yangın yerine çevirecek, Irak
ordusunun direnme gücünü kıracakmış. Moral bozmak için büyük
çaplı hava saldırılarıyla sivil nüfusu vurmak yeni bir yöntem
değil. II. Dünya Savaşı'nda da Müttefikler hiçbir askeri,
stratejik önemi olmayan Dresden 'i dümdüz etmişlerdi. Ama daha
çarpıcı bir örnek daha var. Bu da, yaklaşık 5000 nüfuslu,
askeri açıdan anlamsız bir Bask kasabası olan Guernica 'nın
1937 yılında, Naziler tarafından dümdüz edilene kadar
bombalanması olayıdır. Bu anlamsız vahşet, daha sonra Picasso 'nun
bir tablosuyla insanlığın ortak hafızasına, güçlü bir savaş
karşıtı imaj olarak kazınmıştı. BM raporu, ölü ve ağır
yaralı sayısının 100.000'e, çeşitli derecede yaralıların da
400.000'e ulaşacağını hesaplamış. Bir yeni Guernica da Irak'ta
yaşanabilir?
BM
Güvenlik Konseyi salonunun girişinde, üzerine Guernica dokunmuş
büyük duvar halısı var. Powell , ABD'nin elindeki kanıtları Güvenlik
Konseyi'ne sunmadan önce, BM görevlileri duvardaki Guernica 'nın
üzerini bir bezle örtmüşler ( Los Angeles Times 6/02). İşine
gelmeyince üzerini örtmek Bush yönetiminde alışkanlık haline
gelmeye başlamış anlaşılan. Hatırlarsanız, demokratik hakları
hayalete çeviren Başsavcı Ascroft da yeni güvenlik tedbirlerini
açıklarken kürsünün arkasındaki adalet heykelinin üzeri örtülmüştü
(göğüsleri açıkmış da)...
Çalıntı
rapor
Böyle
garip koşullarda gerçekleşen Powell gösterisinin içeriği de
bir sürü gariplikle doluydu. Powell, en fazla beş yıllık bir örgüt
olan El Kaide ile Irak hükümeti arasındaki ilişkilerin onlarca yıllık
tarihinden söz açtı, Irak rejiminin nasıl bir risk oluşturduğunu
kanıtlamaya çalışırken de İngiltere hükümeti tarafından hazırlanmış
bir rapora gönderme yaptı. Ancak, konuşmayı takip eden günlerde
öğrendik ki söz konusu raporun büyük bir kısmı Jane's Defens
Weekly adlı özel bir haber alma kuruluşunun sitesinden ve 12 yıl
önce yazılmış bir doktora tezinden kaldırılmış, hiç kaynak
göstermeden ve imla yanlışları bile düzeltilmeden rapora konmuş,
hem de kim tarafından biliyor musunuz? İngiliz gizli servisi ya da
Ortadoğu uzmanları tarafından değil. Blair 'in basın sekreteri
Alistair Campel tarafından ( The Observer 9/02). Ama, bu arada basın
sekreteri çalıntı metinlerin kimi cümlelerini daha korkutucu
hale getirmek için tahrif etmeyi de unutmamış. Evet, 500.000 ölü
ve yaralı, 900.000 göçmen yaratması beklenen bir savaşa işte
bu ciddiyet düzeyinde bilgilerle sürükleniyoruz ve bizzat
Rumsfeld'in dediği gibi Türkiye de ''bu savaşa her şeyini
riske sokarak giriyor'' ( The Independent, 10/02, abç).
Powell,
I. Körfez savaşında genelkurmay başkanıyken Amerikan güçlerinin
Bağdat'a yürümesine karşı çıkmıştı. Daha sonra Powell, bu
tutumunu da anılarında, ''20 milyon nüfuslu bir ülkeyi işgal
etmek mi? Hayır teşekkür ederim'' ( Le Monde 8/02) sözleriyle
savunmuş. Ama, o şimdi Saddam'ın devrilmesinden, Irak'ın işgal
edilmesinden yana. Çükü Irak'ın elinde kitle imha silahları
varmış (Gerçi kimse bugüne kadar bunları bulamadı ama olsun).
Guernica'nın üzerini örttürdükten sonra yaptığı konuşmasında
Powell, bir kimyasal silah fabrikasının uydulardan çekilmiş fotoğraflarını
da sundu. ''Yahu bu fabrika uçuş yasağı olan bölgede, öyleyse
neden ABD iki Cruise füzesiyle bunun işini bitirmedi?'' diye
sormaya sıra gelmeden, gazeteciler fabrikaya ulaştılar, içine
girdiler, resim çekip haber geçtiler: Ortada kimyasal silah değil,
fabrika bile yok? Üstelik sözde fabrikanın olduğu bölgeyi Kürdistan
Ulusal Birliği denetliyor, yani Saddam'ın düşmanları... (BBC)
|
|
|