Emekçilerin 
Kurtuluşu
Kendi
Eserleri
Olacaktır.

                 K.MARKS

 


IMF VE DÜNYA BANKASI POLİTİKALARINI UYGULAYAN
TÜRKİYE’ DE AÇLIK HIZLA YAYILIYOR ...!

  Abdullah AYSU

IMF ve Dünya Bankası’nın dayatmalarını kabul edip uygulayan politikacılar kabul etmiyor, ama, resmi verilere - devlet raporuna göre, tarım ülkesi Türkiye’nin insanları artık aç...

Devlet İstatistik Enstitüsü’ nün (DİE) yaptığı yeni araştırmanın verileri şöyle:

60 milyon nüfuslu Türkiye’nin 6 milyon 74 bin 961 kişisi aç, 6 milyon kişinin de 1 milyon 447 bin 487’si açlık sınırının altında. Yani yiyecek ekmek parası kazanamıyor, bulamıyor.

DİE’nin hazırladığı bu rapor ne bir araştırma kurumu ne de, o "bildik" 1300-1500 kişinin telefonu üzerinden hazırlanmış bir rapordur. Bu rapor 833 vakıftan gelen veriler ışığında DİE tarafından değerlendirilerek, hazırlanmış devlet raporudur. Başka bir anlatımla; tarım ülkesi Türkiye IMF uygulamaları öncesi kendi kendine yeten ülke iken IMF uygulamaları sonrası şimdi insanları aç, hatta açlık sınırının altında. Bunu biz uydurmuyoruz, öyle olduğunu devlet resmi olarak açıklamaktadır.

Yine, Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonun esnaf ve sanatkar arasında yaptığı tespiti ise şöyle: 1995 yılından 2003 yılına kadar 803 bin 914 kayıtlı esnaf ve sanatkar battı. Yetkililer , odalara kayıtlı olmayan esnaflarla birlikte bu rakamın 1 milyon 200 binleri aştığını belirtiyorlar.

Dükkanlarını kapatan esnaf ve sanatkarların iflas sonucu kapattıkları dükkanlar deden ve babadan kalma dükkanlardır. Olan yalnız esnafa olmuyor, iflas eden sadece esnaf değil. Bir kültür yok oluyor!...

***

Acı, ama gerçek!...

Evet... 2003 yılında Türkiye’nin fotoğrafı bu...

Bu günlere nasıl geldiğimizi anlamak için son yıllardaki hükümetlerin uygulamalarına bakmamız yeterli. Örneğin;

IMF ve Dünya Bankası dayatmaları ile 57. Hükümet (DSP-MHP-ANAP) tarıma verilen tüm destekleri kaldırdı. Karşılığında ağıza bir parmak bal olan Doğrudan Gelir Desteğini (DGD) tek başına uygulamaya koydu. –ki, DGD, dünyanın hiçbir yerinde tek başına uygulanmamaktadır- Şimdi ise, AKP ( 58 ve 59.ncı) hükümeti DGD’ yi de kaldırmaya hazırlanıyor.

Acı gerçek şu: Çiftçiler; siz üretmeyin!...

İki örnek; politikacılar, IMF ve Yurdum insanı...

Örnek- 1:
Şeker sektörü 250 bin topraksız köylüye yılda 100 gün, fabrikalarda çalışan 22 bin kişiye yılın tamamında iş olanağı yaratıyor. 500 bin çiftçinin de tarımla uğraşıp evine aş götürebilmesini sağlıyor. Ayrıca nakliye sektörüne, besicilere, alkol ve maya üretimine ciddi kakı sağlıyor.
Ama, IMF ve Dünya Bankası’nın isteğiyle 57. Hükümet Şeker Yasası’nı çıkarttı ve uyguladı. Uygulamalar sonucunda üreticilere getirilen kotalar sonucu sektör darbe yedi. 58-59 AKP Hükümetleri de söz konusu Yasayı değiştirmeyip uygulamayı sürdüreceğini açıklayarak yukarıdaki sayılarını açıkladığımız kesimler de açlar ordusuna katılmış olacak.

Örnek 2:
Türkiye’de 5001 köyde tütün ekimi yapılmakta, tütün üretici aile sayısı 575.796 dır. Bu da 3 milyon insana iş ve aş demektir. Ayrıca fabrikalarında çalışanlara yarattığı istihdam ve ülke ekonomisine yaptığı çok önemli destek de cabası.
IMF ve Dünya Bankası’nın isteğiyle, kamuoyunda kısaca Tütün Yasası olarak bilinen yasayı 57. Hükümet çıkarttı. Yeni iktidar olan 58-59. Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Hükümeti de söz konusu yasayı üretici lehine değiştirmeyip, 57. Hükümetin kaldığı yerden başa erdirmek için IMF ve Dünya Bankası’na sözler verdi, uygulamalara başladı.
Söz konusu yasanın "tamamına erdirilmesi !" halinde "ki AKP Hükümeti o doğrultuda hızla yol alıyor- yeni insanlar işsiz aşsız, ülke ekonomisi de büyük zarar görecektir.
Her ne kadar IMF ve Dünya Bankası’nın isimleri sıkça telaffuz edilse de bütün bunları bize uygulatan aktör ülkeler başta ABD olmak üzere gelişmiş ülkeler. Uygulamalarda rolleri üstlenenler de Hükümetlerimiz!...
Türkiye’de açlık yayılıyor. 58. AKP hükümeti hala önlem paketi "halkı yolma paketi- açıklıyor. Ne dersiniz can çekişen atı kırbaçlamanın faydası var mıdır?...



 

 

 
sayfa başına dön