a p a ç ı k
Yalnızlık
Erol Toy
Vah vah !..
N’olacak bu
Türkiye’nin hali ?
Anglo-Amerikan
saldırısına katılmadı... Kuzey Irak’ı yitirdi.
AB’nin emirlerini
dinlemedi... Kıbrıs davasını bitirdi.
“Tezkereyi”
geçirmedi... Milyar dolarlar güme gitti.
Üstelik bütün
dünyayı karşısına aldı.
Ve bütün dünyanın
karşısında yapayalnız kaldı.
Eyvah ki, eyvah !..
Artık olacaklar,
bütün olanlardan bin beter gerçekleşecek.
Anglo-Amerikan
topuzu, Saddam Irak’ını târ-û mâr ettiği gün, Kürtler bağımsız
devletlerini ilân edecekler.
Her halkın
becerebiliyorsa, bağımsız devlet hakkı, tartışılmaz.
Yalnız ve tek
başına becerebiliyorsa...
Çünkü yardım,
destek, ûlûfe ya da ödülle elde edilen... Adı ne olur olsun
ücrettir. Bağımsızlıkla da, egemenlikle de bağdaşmaz.
Bir efendiden
kurtulup yeni efendilere uyduluk, Genelkurmay Başkanımız Org. Sayın
Hilmi Özkök’ün deyimiyle, “kötü ile daha az kötü arasında” seçim
yapmaktır.
Ve Türk Silâhlı
Kuvvetlerinin en büyük Başkomutanı Gazi Mareşal Mustafa Kemal
Atatürk ;
“Daha az kötü,
kötünün beteridir...”
Buyurur.
Yâni Anglo-Amerikan
koruması... AB desteği ile elde edilecek bağımsızlıkla, egemenlik
bir zâlimden daha zâlimine sığınmaktır.
Dinsizin hakkından
gelen imansız, mazlum hakkı tanır mı ?
Efendim kâğıt
üzerinde egemen devlet olur. Güçlü efendilerin desteğiyle Musul ve
Kerkük’ü alır. Petrol geliriyle zenginleşir. Yine onların güdümünde
refah toplumunu kurar... Türkiye... İran... Suriye ve Rusya’daki
Kürtler ona katılır.
Hem Mezopotamya
bütünleşir... Hem Asya kapısına İsrail’in yanına sadık bir bekçi
daha dikilir.
Buna bir de
paçasının derdine düşmüş Türkiye’nin elinden alınan Kıbrıs eklendi
mi ?
ABD ile AB,
dünyanın yeni efendiliğini insanların iliklerine, kemiklerine
onaylatır. Hem enerji kaynaklarının tümünü huzur ve güven içinde
kullanır.
Türkiye bir Kürt
Devletini “savaş nedeni,” sayıyormuş...
Geç !..
İran, Suriye ve
Rusya anında yerinden zıplarmış...
Irak savaşını
önleyebildiler mi ?
Bu vah vahçılar,
hiçbir zaman madolyonun tersine bakmaz.
Biz birazcık
bakalım mı ?
Katılmıyorum...
Ama, hadi onlar gibi alalım. Evet Türkiye borçlarını çevirmekte
zorlanan bir ülke.
Rusya, Çin, İran,
Suriye, hatta Frans-Almanya Anglo-Amerikan saldırganlığını
durduramadı.
Eeee !..
Saldırının üstünden
iki hafta geçti...
Sonuç ?
Bağdat üzerine
havadan bombalar yağıyor. Irak halkı... Sade Bağdat’takiler değil...
12 yıldır Bağdat’ın hiçbir etkisi olmayan Güney Irak’ın Şii halkı
da, savaşı kabûl etti.
Topyekûn ölüme
karar vermiş bir halkı yokedecek güç var mı ?
Olmadığından Anglo-Amerikan
askerleri saplandıkları siperde... Kürt Memet nöbette... Irak’ın
Cumhuriyet Muhafızları işgalci avına çıkma hazırlığında. İntihar
komandoları, fünyelerini çekmek üzere.
Cek-cakı boşverin.
O hem söylem... Hem
varsayım.
Biz bir an çıplak
gözle, çıplak gerçeğe bakalım.
Bu haftaki genel
durum ve görünüm bu mu ?
Dünyanın bütün
büyük sayılan güçlerinin durduramadığı bir azgınlığı... Çöl
fırtınasıyla, yok, yoksul, yoksun ama ölmeye kararlı bir mazlum halk
durduruveriyorsa... Ne çöldeki fırtına dinecek... Ne o soylu halk
kırmakla tükenecek demektir.
Ve yazık !..
Saldırganın biri
20, öteki 15 bin kilometre öteye çekip gidecek... Kürt Memet zafer
kazanmış Saddam’la başbaşa kalacak... Dahası İsrail bilenmiş bir
Filistin’le burun buruna gelecektir.
Dayısı varken
köprüyü geçemeyenler, o sıvışınca neyler ?
Sevgili
peşmergelerin cebinde TC kimliği yoksa, koynunda göçten kalma oturma
belgesi duruyordur !..
Türkiye’nin
elindeki Kıbrıs’ın hem İsrail, hem Filistin için nasıl bir koruma
mekânı olduğu da iyice ortaya çıkacaktır.
O zaman siz
neyleyeceksiniz ?
Onu da göreceğiz.
Hadi canım sen de
!..
Az önce cek-cakı
ucuzlayan, sen değil miydin ?
Bu ne perhiz, ne
lâhana turşusu diyene aşkolsun !..
O cek-cakların
hiçbirinin tanığı yok.
Ama topyekûn ölmeye
karar vererek savaşı kabûl etmiş bir mazlum halkın... Olimpos’un
tanrılarına da... Onların yamaklığına soyunanlara da neler
yapabileceğinin örneği çok.
Kendi Ulusal
Kurtuluş tarihinizi araştırmak zor... Vietnam uzak geliyorsa, yakın
zaman Bosna’sıyla günümüz Irak aynasına bir bakın.
Gördüğünüz,
gördüğümden başkaysa, cek-caklar sizi bekliyor.
Dilediğinize
inanın.
Söz... Ben
demiştim demiyeceğim !.. |